Güncel Bilgiler
 » Fikri Haklar
 » Geçici İş Görmezlik Durumunda Ücret
 » Temyizin İlamlı İcraya Etkisi
 » Toplu Yapılarda Ortak Giderler
 » İlam nedir? İlamların İcrası
 » Boşanma
 » Geçerli Fesih-Haklı Fesih
 » İsmin Değiştirilmesi
 » Ana Gayrimenkulün Yönetimi
 » İş Güvencesi Nedir?
 » Hekimin Hukuki Sorumluluğu
 » İşverenin Eşit İşlem Borcuna Aykırı Davranması
 
 
 
Ana Sayfa > Makaleler
 

  Geçerli Fesih-Haklı Fesih
04 Nisan 2013 / Rıhtım Hukuk Bürosu
 
Önceki yazılarımızda bahsettiğimiz gibi, iş güvencesine ilişkin hükümlerin amacı işçileri işverenin iş sözleşmesi fesih hakkını keyfi olarak kullanmasını engellemektir. İş Kanunu gereğince işverenin iş sözleşmesini feshedebilmesi için ya geçerli bir nedeni ya da haklı bir nedeninin olması gerekir.  
 
Önceki yazılarımızda bahsettiğimiz gibi, iş güvencesine ilişkin hükümlerin amacı işçileri işverenin iş sözleşmesi fesih hakkını keyfi olarak kullanmasını engellemektir. İş Kanunu gereğince işverenin iş sözleşmesini feshedebilmesi için ya geçerli bir nedeni ya da haklı bir nedeninin olması gerekir. Aşağıda nelerin geçerli fesih sebebi nelerin haklı fesih sebebi olabileceği açıklanacaktır.

GEÇERLİ FESİH NEDENLERİ
İK md/18’de belirsiz süreli iş akdinin süreli feshinde işverenin geçerli bir nedene dayanması gerektiği öngörülüp bu nedenlerin neler olduğu belirtilmiş ve işverenin süreli fesih hakkı yasayla sınırlandırılmıştır.

İK md/18’e göre işveren ; “... işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.”

Geçerli fesih nedenleri iki başlık altında incelenebilir. Bunlardan ilki, kısaca işletme gerekleri olarak özetleyebileceğimiz işletmenin, işyerinin veya işin gerekleri ile işçiye ilişkin nedenler iken ikincisi, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan nedenlerdir.

Geçerli fesih nedenlerini açıklamadan önce geçerli neden kavramının açıklanması konunun daha iyi anlaşılması bakımından önem taşımaktadır.

Geçerli neden kavramı kanunun gerekçesinde şu şekilde açıklanmıştır. “Geçerli sebepler 25.inci madde de belirtilenler kadar ağırlıklı olmamakla birlikte, işin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. Bu nedenle, geçerli fesih için söz konusu olabilecek sebepler, işçinin iş görme borcunu kendisinden kaynaklanan veya işyerinden kaynaklanan sebeplerle ciddi bir biçimde olumsuz etkileyen ve iş görme borcunu gerektiği şekilde yerine getirmesine olanak vermeyen sebepler olabilecektir. Sonuçta, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedene dayandığını kabul etmek gerekecektir.”

İşçinin Yetersizliği ve Davranışlarından Kaynaklanan Nedenler
İşçinin Yetersizliği
İşverenin süreli fesih hakkını kullanmasını geçerli kılan işçinin yetersizliği ve davranışları, İş Kanunun 25. maddesi uyarınca haklı nedenle derhal feshe neden olacak ağırlıkta bulunmamakla birlikte işyerinin normal işleyişini ve yürüyüşünü bozan, iş görme borcunun gerektiği şekilde yerine getirilmesini engelleyen, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkileyen hallerdir.

Ayrıca işçinin yetersizliğinden kaynaklanan nedenler; işçinin bir irade açıklamasına dayanmayan, kişilik özelliklerinden kaynaklanan nedenler olarak tanımlanmaktadır.

İşçinin yetersizliğinden kaynaklanan geçerli nedenlerin neler olabileceği İş Kanunun gerekçesinde belirtilmiştir. Buna göre;

“Ortalama olarak benzer işi görenlerden daha az verimli çalışma,
Gösterdiği niteliklerden beklenenden daha düşük perfomansa sahip olma,
İşe yoğunlaşmasının giderek azalması,
işe yatkın olmama, öğrenme ve kendini yetiştirme yetersizliği,
Sık sık hastalanma, çalışamaz duruma getirmemekle birlikte işini gerektiği şekilde yapmasını devamlı olarak etkileyen hastalık,
Uyum yetersizliği,
İşyerinden kaynaklanan sebeplerle yapılacak fesihlerde emeklilik yaşına gelmiş olma halleridir.
İşçinin fiziki ve mesleki yetersizliğinin söz konusu olduğu hallerde geçerli nedenle süreli fesih hakkının doğumu için işçinin kusurunun bulunması önem teşkil etmez Ancak işçinin davranışlarına dayanan fesihlerde işçinin kusurunun varlığı aranır.
İşçinin Davranışları
İşçinin davranışları, İş Kanunun 25. maddesinde bulunan derhal fesih için öngörülen nedenler kadar ağır olmamakla birlikte işin normal yürüyüşünü ve işyerindeki uyumu olumsuz etkiliyorsa geçerli fesih nedeni teşkil eder.
İşçinin davranışlarından kaynaklanan nedenler; işçinin iradesinin etkili olduğu yani fesih nedeninin işçinin her hangi bir davranışından kaynaklandığı durumlarda söz konusu olmaktadır.

İş Kanunun gerekçesinde geçerli feshe neden olabilecek işçinin davranışlarına örnekler verilmiştir. Bunlar;

İşverene zarar vermek ya da zararın tekrarı tedirginliğini yaratmak,
İşyerinde rahatsızlık yaratacak şekilde çalışma arkadaşlarından borç para istemek,
Arkadaşlarını işverene karşı kışkırtmak,
İşini uyarılara rağmen eksik, kötü veya yetersiz olarak yerine getirmek,
İşyerinde iş akışını ve iş ortamını olumsuz etkileyecek bir biçimde diğer kişilerle ilişkilere girmek,
İşin akışını durduracak şekilde uzun telefon görüşmeleri yapmak,
Sık sık işe geç gelmek ve işini aksatarak işyerinde dolaşmak,
Amirleri veya iş arkadaşları ile ciddi geçimsizlik göstermek, sıkça ve gereksiz yere tartışmaya girmek gibi haller sayılmıştır.
Ancak bunlar yukarıda sayılanlarla sınırlı olmayıp, genişletmek mümkündür.

Son olarak unutulmamalıdır ki, işçinin yetersizliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebepler olarak feshe neden olabilir.

İşçinin sosyal yönden bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerindeki üretim ve iş ilişkisi sürecinde her hangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılmaz.

İşletmenin, İşyerinin ve İşin Gerekleri Nedeniyle Fesih
İşletme, işyeri ve işin gerekleri nedeniyle fesih, işçinin kişiliği ile ilgisi bulunmayan, ekonomik nedenlere, rekabet ve verimlilik gereklerine ve teknolojik değişimlere bağlı olarak, işyerinde işçinin (işçilerin) işinin ortadan kalkması veya nitelik değiştirmesi dolayısıyla çalışmaya devam olanağının kalmaması sonucunda ortaya çıkan işgücü fazlasının işçi ihtiyacına uyarlanmasıdır. Kısacası, işçinin işyerinde çalışma olanağının ortadan kalkmış olması gerekmektedir.
HAKLI NEDENLE FESİH NEDENLERİ
Sözleşmenin her iki tarafına tanınan haklı fesih ancak haklı bir sebebin varlığı halinde geçerli olur. Haklı neden deyimindense, "sözleşmeye bu şartlarla devamı o taraf için artık çekilmez kılan objektif bir sebep" anlaşılır.
Hem işveren hem de işçi açısından haklı fesih sebepleri İş Kanununda sıralanmıştır. Bu sayılan haklı fesih sebepleri dışında, taraflardan herhangi biri haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshedemeyecektir. Yani, haklı fesih sebepleri tahdididir.
İşverenin Haklı Nedenle Fesih Nedenleri
İşveren bakımından hizmet sözleşmesinin feshini haklı kılan nedenler iş Kanunu madde 25’ te düzenlenmiştir.

İş Kanun’ da işverene fesih hakkı veren nedenler üç bölüm halinde sayılmıştır. Bu nedenler “sağlık nedenleri”,“ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı haller ve benzerleri”, ve “zorlayıcı nedenler” biçiminde üç grupta düzenlenmiştir.

Sağlık Nedenleri
İşverene haklı fesih hakkı veren sağlık nedenleri;

İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut da içkiye düşkünlüğü nedeniyle ortaya çıkacak bir hastalık veya sakatlığa uğraması neticesinde ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş işgünü ise devamsızlık etmesi veya,
İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun sağlık kurulunca saptanması halleridir.
Ahlak ve İyi niyet Kurallarına Aykırı Haller ve Benzerleri
İşveren tarafından, işçinin davranışlarının iş Kanunu m. 25/II’ de 9 bent halinde düzenlenen “ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” durumlarda, işçinin hizmet sözleşmesi bildirimsiz/haklı nedenle feshedilebilecektir. Bu bent kapsamına giren hallere kanunda bazı somut örnekler verilmiş ve fakat sınırlı bir sayım yoluna da gidilmemiştir. Bu haller;

İşçinin İşvereni Yanıltması
İşçinin, İşveren veya Ailesinin Şerefine ve Namusuna Dokunucu Söz ve Davranışlar veya İşveren Hakkında Haysiyet Kırıcı Asılsız İhbar ve İsnatlar Yöneltmesi
İşçinin, İşverenin Başka Bir İşçisine Cinsel Tacizde Bulunması
İşçinin İşverene Sataşması veya Alkol ve Uyuşturucu Alması
İşçinin İşe Devamsızlığı,
işçinin İşyerinde Bir Suç İşlemesi,
İşçinin Doğruluk ve Bağlılığa Uymayan Davranışlarda Bulunması,
İşçinin İşverene Sataşması veya Alkol ve Uyuşturucu Alması,

Zorlayıcı Sebeplere Dayanan Fesih

İş Kanunu’ nun 25. maddesinin III. bendine göre “İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması” halinde, işveren bir haftalık kanuni bekleme süresi yani zorunlu askı süresi geçtikten sonra iş akdini bildirimsiz feshedebilir.

İş Kanunu’ nun 25. maddesinin IV. bendinde “İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 inci maddedeki bildirim sürelerini aşması” hizmet sözleşmesinin haklı nedenle fesih nedenleri arasında sayılmıştır.

HAKLI NEDENLE FESHİN SÜRESİ
4857 sayılı İş Kanunu’ nun 26. maddesinde “derhal fesih hakkını kullanma süresi” düzenlenmiştir.

Bu maddede, “24 ve 25’ inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak, işçinin maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.”

Süzek, İşçinin Yetersizliği, 569-570. Kılıçoğlu-Şenocak, I, 487.

4857 sayılı İş Kanunu 18. Madde Gerekçesi

Güzel, İş Güvencesi, 69. ...
04 Nisan 2013
 

DİĞER BAŞLIKLAR
Fikri Haklar - 07 Ocak 2014
Geçici İş Görmezlik Durumunda Ücret - 14 Ekim 2013
Temyizin İlamlı İcraya Etkisi - 30 Eylul 2013
Toplu Yapılarda Ortak Giderler - 22 Eylul 2013
İlam nedir? İlamların İcrası - 12 Agustos 2013
Boşanma - 18 Mayis 2013
İsmin Değiştirilmesi - 03 Subat 2013
Ana Gayrimenkulün Yönetimi - 19 Aralik 2012
İş Güvencesi Nedir? - 27 Haziran 2012
Hekimin Hukuki Sorumluluğu - 10 Mart 2012
İşverenin Eşit İşlem Borcuna Aykırı Davranması - 25 Ocak 2012